Son günlerde ABD eyalet Fed başkanlarının açıklamalarının şahin tonda gelmeye devam etmesi, doların küresel anlamda gücünü korumasına yardımcı oluyor. Fed yetkilerinin açıklamaları genel olarak faiz indiriminde aceleye gerek olmadığı noktasında yoğunlaşıyor. Bu da yılbaşında Fed’in bu yıl 3 faiz indirimi gerçekleşeceğine dair öngörüsünün değişme eğiliminde olduğunu gösteriyor.
InvestingPro kullanın, profesyoneller gibi kazanın! %20 indirim kodu: INVPROG24
Kodu nasıl kullanacağınızdan emin değil misiniz? Adım adım gösterdiğimiz videoyu izleyebilirsiniz.
Sorularınız için destek birimimize buradan ulaşın.
Yapılan açıklamalara yönelik yorumlar, bu yıl faiz indirimi olmayacağı ya da bir kez olacağı ekseninde gelmeye başladı. Bazı Fed üyeleri ise enflasyon hedefinde olası bir sapmanın teyit edilmesi durumunda faiz artırımı yapılabileceğine dair söylemlerde bulunmaya başladı.
Euro Bölgesi’nde Haziran ayı için faiz indirim hazırlıklarının devam etmesi ve Japonya ile ABD arasındaki faiz farkının yüksek kalması, doların majör para birimleri karşısında değer kazanmasına katkı sağlıyor. Ayrıca geçen hafta jeopolitik riskin yeniden tırmanması altın ile birlikte dolara kaçışı da hızlandırmışa benziyor.
ABD’nin ekonomik verileri de doları desteklemeye devam ediyor. Son olarak 10 Nisan tarihinde enflasyonun bir kez daha beklenti üzerinde gelmesiyle DXY’ın 104 seviyesinden 106 bölgesine doğru sıçradığını gördük. Ardından endeks, yatay hareket etmeye başlarken 105,7 seviyesindeki desteğini korumayı başardı.
DXY’ın 2024 yılı trendini takip ederken Mart ayında yönün yeniden yukarı dönmesiyle birlikte kritik bir direnç olarak görülen 105,7’in desteğe döndüğü görüldü. Yukarı bölgede ise 108 - 109 bandına doğru bir sıçrama için 106,7 seviyesinin hacimli şekilde geçilmesi gerekiyor. Fed’in faiz indirimlerini ötelemeye devam edeceğine dair görüşler ve bu görüşleri besleyen ekonomik verilerin güçlü gelmeye devam etmesi, doların majör para birimleri karşısında değer kazanımını destekleyecek ana unsurlar olarak geçerliliğini koruyor.
Buna göre DXY’ın 105,7 seviyesi üzerinde kaldığı sürece 106 bölgesindeki direncini test etmeye devam edeceğini görebiliriz. Olası bir gevşeme durumunda ise 105 sınırı ikinci bir destek olarak takip edilecek. Olası bir kırılımda ise 104’e kadar bir düzeltme görmek mümkün hale gelecek.
Euro, ECB’den Daha Erken Faiz İndirim Beklentileriyle Baskı Altında
Doların küresel çapta güçlü duruşu, diğer para birimlerini de baskılamaya devam ediyor. Euro tarafında ise ek olarak ECB’nin Haziran ayında faiz indirimine başlayabileceğine dair güçlü kanı, para biriminin dolar karşısındaki zayıf görünümünü destekliyor.
Euro/dolar, önceki haftaki sert geri çekilmenin ardından geçen hafta 1,06 sınırına düşerken yaklaşık son 6 ayın en düşük seviyesine geriledi. Geçen hafta boyunca düşüş hızı yavaşlayan paritenin ortalama 1,067 seviyelerinde dirençle karşılaştığı görüldü.
EUR/USD’nin 2024 yılı trendini Fibonacci seviyelerine göre kontrol edersek; 1,063 seviyelerinin Fib 0,786 desteğine denk geldiğini ve paritenin bu noktada tepki alımlarıyla karşılaştığını gördük. Paritede 1,063 seviyesi kritik destek olarak güncelliğini korurken günlük grafikte görülen ve şu an 1,067 seviyesindeki kısa vadeli EMA değeri, dinamik direnç olarak takip edilebilir. Fibonacci değerlerine göre bir sonraki direnç noktaları, şu an 1,07 ve 1,076 seviyelerinde görülüyor.
Fed’in faiz indirimi konusunda acele hareket etmek istememesi ve belki de bu yıl indirime gitmeyeceği şeklinde yorumların artmasıyla birlikte ECB’nin tam tersi bir politika izlemesi euro’daki zayıflamayı destekleyen ana faktör olarak takip edilecek ve bu yaklaşım, euro/dolar kurunun yıl içinde 1 sınırına kadar gerilemesini tetikleyebilir.
USD/JPY Kritik Eşikte
Japon yeni, dolar karşısında son 34 yılın en düşük seviyesine kadar geriledi. Paritedeki eğilim, Japonya ile ABD arasındaki faiz farkını yansıtmaya devam ediyor.
Günlük USD/JPY grafiği ise paritenin kritik bir eşikte olduğunu gösteriyor. ABD’nin kısa vadede faiz indirimine gitmeyeceğine neredeyse kesin gözüyle bakılırken bu, doların Japon yeni karşısında rallisini tetikledi ve gelinen noktada kura müdahale söylemleri de artmaya başladı. Öyle ki USD/JPY, geçen haftadan bu yana ortalama 154,6 seviyesinde karşılanmaya devam ediyor.
2023’ün son aylarındaki geri çekilme baz alınarak bakıldığında direnç noktasının Fibonacci genişleme seviyesinin alt sınırı olan Fib 1,272 değeriyle uyumlu olduğu görülebilir. Bu hafta Japonya’nın faiz kararı açıklanacak olup yatırımcıların faiz kararı öncesi beklemede hareket etmesi muhtemel.
Japonya Merkez Bankası (BOJ) Başkanı Kazuo Ueda ise son açıklamasında enflasyonun yükselemeye devam etmesi halinde BOJ'nin “büyük olasılıkla” faiz oranlarını artıracağını söyledi. Olası bir faiz artışı kararı, kurda kısa süreli bir gerilemeye neden olarak 152 seviyelerine doğru bir geri çekilmeyi mümkün kılabilir. Ancak asıl trend dönüşünün şu ana kadar söylemlerle etkili olmaya çalışan Japon Hükümetinin kura müdahalesiyle olası olabileceğini görebiliriz.
Yukarı bölgede ise 154 seviyesindeki direncin günlük kapanışlarla kırılımı USD/JPY’ın 156,2 ve ardından 158,46’ya doğru hareketini tetikleyebilir.
Altın, Jeopolitik Riskte Azalmayla Birlikte Geriledi
Ons altın, küresel riskin arttığı geçtiğimiz günlerde güvenli liman rolünü bir kez daha üstlenerek kısa bir süre 2.431 dolar seviyesinde işlem gördü ve bu noktada rekor seviyesini belirledi.
Orta Doğu’daki gerginliğin fiyatlanmasının ardından yatırımcıların ABD verilerine odaklanmasıyla birlikte altın da dolar baskısını hisseden varlıklar arasına katıldı. Şubat ayından bu yana rallisini sürdüren altın, geçen ay kısa bir süre 2.150 - 2.200 dolar bölgesinde konsolide olduktan sonra yoluna devam etti ve ons altının 2.350 - 2.400 dolar bandına bir kez daha konsolide olmaya başladığını görüyoruz.
Kısa vadeli EMA değerleri dikkate alınarak bakıldığında altının en yakın desteği 2.363 dolar seviyesinde görülüyor. Olası kırılımda 2.310 dolara doğru bir geri çekilme görmek mümkün hale gelebilir. Yukarı bölgede ise 2.420 doların üzerinde günlük kapanışlarda yeni alıcılar yükseliş trendinin devamını sağlayabilir. Özetle altının 2.300 dolar bölgesinde yatay görünümü yakından takip edilecek olup bu fiyat aralığından çıkış noktasına göre bir eğilim oluşması muhtemel.